İletişim Duaları,
günde beş defa olarak hükme bağlandığına göre ruhlarımız için en önemli besin
kaynağını oluşturmaktadır. Teslimiyet’teki diğer tüm pratikler ile birlikte
İletişim Duaları da ilk başta İbrahim aracılığı ile vahyedilmiştir (21:73,
22:78). Bu günlük beş vakit namaz, Kuran’ın vahyedilişinden önce uygulanmasına
rağmen, her bir İletişim Duasından Kuran’da özellikle bahsedilir (24:58,
11:114, 17:78 & 2:238). Ek 1 & 15, her bir namazdaki ünite sayıları
(Rekâtlar), eğilme ve secde sayıları ve Teşehhütler dâhil olmak üzere İletişim
Dualarının tüm detaylarını destekleyici fiziksel delil sunmaktadır.
Tanrı çoğul kipi kullandığında, bu, diğer varlıkların, genellikle meleklerin işin içinde olduğunu gösterir. Tanrı Musa ile konuştuğunda tekil form kullanılmıştır (20:12-14). Ek 10’a bakınız.
Önceki kutsal yazıları etkileyen ciddi bozulmalara rağmen, onlarda hala Tanrı’ya ait gerçek bulunabilir. Hem Eski Ahit hem de Yeni Ahit, hala YALNIZCA Tanrı’ya mutlak bağlılığı savunmaktadır (Yasa’nın Tekrarı 6:4-5, Markos 12:29-30). Tüm bozulmalar kolayca tespit edilebilir.
Tanrı’yı reddetme kararı verenlere bu yönde yardım edilir; böyle bir kararı sürdürdükleri sürece, Tanrı tarafından herhangi bir kanıt veya rehberlik görmekten engellenirler. Böylesi feci bir kararın sonuçları 7. ayette ayrıntılarıyla açıklanmaktadır.
Kuran’ın mucizevi matematiksel kodu, burada bahsedilen Tanrı’nın kulunu, ‘’Reşad Halife’’ ismi olarak ayrıntılarıyla açıkladığı şekliyle çok sayıda kanıt sağlamaktadır. El-Mütenebbi ve Taha Hüseyin’in de dâhil olduğu bazı edebiyat devleri, edebi meydan okumaya yanıt vermişlerdir, fakat Kuran’ın matematiksel kompozisyonu hakkında hiçbir bilgileri yoktu. Bu, Tanrı’nın Antlaşma Elçisi Reşad Halife aracılığıyla vahyedilen Kuran’ın matematiksel kodudur, gerçek meydan okuma budur—çünkü asla taklit edilemez. Ayrıntılı kanıtlar için Ek 1, 2, 24 & 26’ya bakınız.
Doğrular gerçekte ölmezler; onlar direkt Cennete giderler. Bu dünyadaki geçici süreleri sona erdiğinde, ölüm melekleri onları Âdem ve Havva’nın bir zamanlar yaşadığı aynı Cennete gitmeye sadece davet ederler (2:154, 3:169, 8:24, 22:58, 16:32, 36:20-27, 44:56, 89:27-30). Böylelikle, doğrular sadece ilk günahımızdan sonraki ilk ölümü tecrübe ederlerken, doğru olmayanlar iki ölümden geçerler (40:11). Ölüm anında, inkârcılar sefil akıbetlerini bilirler (8:50, 47:27), sonra onlar Cehennem yaratılana dek süren sürekli bir kâbusa maruz kalırlar (40:46, 89:23, Ek 17).
Evrenimiz, milyarlarca ışık yılı uzaklığındaki milyarlarca galaksisi ile yedi evrenin en küçüğü ve en içte olanıdır (Ek 6). Lütfen 41:10-11’e bakınız.
Bunlar hayvanlar, otomobil, denizaltı, uzay uydusu, VCR ve insanların Dünya’da karşılaşacakları diğer tüm nesnelerin isimleridir.
Benzer şekilde, Tanrı bize Kendisiyle iletişim kurmamız için matematiksel olarak kodlanmış özel kelimeler verdi, 1’inci surenin kelimelerini (Dipnot 1:1 ve Ek 15’e bakınız).
Bu olay, insanların putperestliğe eğilimini yansıtıyor. Musa’nın takipçileri, esaslı mucizelere rağmen onun yokluğunda buzağıya taptılar ve neticede Musa sadece iki imanlıyla kaldı (5:23). Giriş bölümünde belirtildiği gibi, insanlar, tanrıları kendi egoları olan isyankârlardır.
Şeytan’ın düşüşüne yol açan şey egodur. Bu dünyaya sürülmemize yol açan şey egodur ve birçoğumuzu Tanrı’nın Krallığı’na geri dönüşten alıkoyan şey de egodur.
Bu ayetteki “TANRI” sözcüğünün 19. geçiş sırasında yer alması ve bunun da insanların “fiziksel delil” istediği ayet olması dikkate değerdir. Kuran’ın 19 sayısına dayanan matematiksel kodu böyle bir fiziksel delil sunmaktadır.
Bu surede iletişim duaları, oruç, kutsal Hac yolculuğu ile evlilik, boşanma vb. kanunları içeren önemli yasa ve buyruklar olmasına rağmen, bu sureye “Düve” ismi verilmiştir. Bu, Tanrı’ya teslimiyetin ve Yaratıcımıza gecikmeksizin, tereddütsüz itaat etmenin kritik önemini yansıtır. Böyle bir teslimiyet, Tanrı’nın her şeye gücünün yettiğine ve mutlak otoritesine olan inancımızı kanıtlar. Ayrıca Kitab-ı Mukaddes’in Çölde Sayım Kitabı, Bölüm 19’a bakınız.
Bozulmuş Müslümanlar arasında, Cehennemde sadece işledikleri günahların sayısı ile orantılı olarak azap çekip, sonra da Cehennemden çıkıp Cennete gideceklerine dair yerleşmiş bir inanç vardır. Ayrıca Muhammed’in onların yararına şefaat edeceğine ve onları Cehennemden çıkaracağına inanırlar. Bu gibi inançlar Kuran’a aykırıdır (Ek 8).
Tanrı’nın Antlaşma Elçisi, Eski Ahit’te (Malaki 3:1-3), Yeni Ahit’te (Luka 17:22-37) ve bu Son Ahit’te (3:81) önceden haber verilmektedir.
“Raina” sözcüğü İbranice konuşan bazı insanlar tarafından suistimal edildi ve ayıp bir sözcük gibi ses çıkarılarak eğilip-büküldü (Ayrıca 4:46’ya bakınız).
Kuran’ın matematiksel mucizesi daimîdir ve önceki mucizelerden daha büyüktür (34:45, 74:35). Tıpkı Kuran’ın kendisi gibi, o da önceki tüm mucizeleri doğrular, tamamına erdirir ve onların yerini alır.
Bakınız 2:62 ve 5:69.
“Kıble,” birinin İletişim Duaları (Namaz) esnasında yüzünü çevirdiği yöndür. Cebrail Muhammed’e Mekke yerine Kudüs’e yüzünü çevirmesi emrini ilettiğinde, ikiyüzlüler ifşa olmuştu. Araplar, Kâbe’nin “Kıbleleri” olması yönünde son derece ön yargılıydılar. Sadece gerçek imanlılar ön yargılarını aşmayı başarabildi; onlar elçiye seve seve itaat ettiler.
Bugünkü “Müslümanların” işlediği putperestliğin bariz bir kanıtı da, Muhammed’in mezarını bir “Kutsal Mescit” olarak göstermeleridir. Kuran sadece tek bir “Kutsal Mescit”ten bahsetmektedir.
Doğrular gerçekte ölmezler; sadece bedenlerini burada bırakır ve bir zamanlar Âdem ve Havva’nın yaşadığı aynı Cennete giderler. Kanıt ve detaylar için Ek 17’ye bakınız.
Test, her koşulda yalnızca Tanrı’ya taptığımızı kanıtlamak için tasarlanmıştır (29:2).
İsa, Meryem, Muhammed, Ali ve azizler, Diriliş Günü’nde kendilerini putlaştıranları sahiplenmeyecekler. Ayrıca 16:86, 35:14, 46:6 ve Matta İncili 7:21-23’e bakınız.
Kuran boyunca sadece dört et haram kılınmaktadır (6:145, 16:115, Ek 16). Bu dördü dışındaki beslenme haramları puta tapmakla eşdeğerdir (6:121,148,150; 7:32).
Tanrı’nın Kuran’daki matematiksel mucizesini tanımalarına rağmen, bozulmuş dini liderler bu müthiş mucizeyi uzun yıllar gizlemeye çalıştılar. Birçoğu, kendilerinin değil de Reşad Halife’nin mucize ile nimetlendirilmesine içerlediklerini itiraf ettiler.
Kuran, açık bir şekilde idam cezasını caydırır. Katilin hayatı da dâhil olmak üzere hayatların korunması için her türlü gerekçe sağlanır. Maktulün ailesi, belirli koşullar altında, adil bir tazminat karşılığı katilin hayatını bağışlamayı daha iyi bulabilir. Ayrıca, örneğin bir kadın bir erkeği öldürürse veya tam tersi olursa idam cezası uygulanamaz.
Teslimiyet’teki tüm görevler gibi oruç da İbrahim aracılığıyla hükme bağlandı (22:78, Ek 9 & 15). Kuran’ın vahyedilişinden önce, oruç boyunca cinsel birleşme haram kılınmıştı. Bu kural, 2:187’de Ramazan gecelerinde birleşmeye izin verecek şekilde değiştirildi.
Kuran’ın lafzi deyimi şöyle der: “Evlere arka kapılardan girmeyin.” Ay’ın evreleri ile alakalı soru, bir lafı dolandırma örneğidir; bu sorunun arkasında kötü art niyetler vardı.
Bütün savaşlar 60:8-9’daki temel kurala göre düzenlenir. Savaşa kati surette kendini savunmak için izin verilirken, Kuran’da saldırganlık ve zulüm şiddetle kınanmaktadır.
Hac, Kutsal Aylar boyunca herhangi bir zamanda yerine getirilebilir: Zilhicce, Muharrem, Safer ve Rebiülevvel. Yerel yönetimler, Haccı kendi çıkarları için birkaç gün ile sınırlamaktadır. Bakınız 9:37.
Bu dünya bir testtir; puta tapmayı kınayarak kendimizi Tanrı’nın krallığına geri aldırmak için son şansımızdır (GİRİŞ’e bakınız). Eğer Tanrı ve melekleri görünse herkes iman edecek ve artık test geçerli olmayacaktır.
Kuran’ın matematiksel mucizesi büyük bir nimettir ve onunla birlikte müthiş bir sorumluluk getirir (lütfen 5:115’e bakınız).
Tüm dinlerden YALNIZCA Tanrı’ya tapan herkes gerçek anlamda birliktir.
Artık dünya, alkollü içkilerin ve yasa dışı uyuşturucuların imal edilmesindeki ekonomik faydaların, trafik kazalarına ve alkolik annelerin çocuklarında meydana gelen beyin hasarına, aile krizlerine ve diğer felaketli sonuçlara değmeyeceğini kabul ediyor. Daha fazla bilgi için “Alcoholics Anonymous (İsimsiz Alkolikler)” ile “Gamblers Anonymous (İsimsiz Kumarcılar)”a danışın. Ayrıca bkz. 5:90-91.
Beş vakit namazın tümü 2:238, 11:114, 17:78 ve 24:58’de bulunur. Kuran vahyedildiğinde İletişim Duaları (Namaz) zaten vardı (Ek 9). Beş vakit namazın tüm ayrıntıları ─ne okunur ve her namazdaki ünite (Rekât) sayısı vb.─ matematiksel olarak doğrulanmaktadır. Örneğin beş vakit namazın her biri için ünite sayısını yan yana yazarsak 24434, 19x1286 elde ederiz. Ayrıca, eğer Sure 1’i (El-Fatiha) temsil etmesi için [*] işaretini kullanırsak, yani [*] = sure numarası (1), ardından ayet sayısı (7), ardından her bir ayetin numarası, her bir ayetteki harflerin sayısı ve her bir harfin sayısal değeri yazıldığında 2 [*] [*] 4 [*] [*] [*] [*] 4 [*] [*] [*] [*] 3 [*] [*] [*] 4 [*] [*] [*] [*] 19’un katını meydana getirir (Bkz. 1:1).
Aynı hikâye, Kitab-ı Mukaddes’in 1. Samuel Kitabı Bölüm 9 ve 10’da da anlatılmaktadır.
Şeytan’ın zeki hilelerinden biri, şefaat gücünü İsa ve Muhammed gibi aciz insan putlarına mal etmektir (Ek 8).
Burada öğrendiğimiz ders, ölüm periyodu bir gün gibi geçer—sadece doğru olmayanlar ölür; doğrular ise direkt Cennete giderler (18:19-25 ve Ek17’ye bakınız).
Kredilerdeki aşırı faizin tüm ülkeyi tamamen yok edebileceği yerleşmiş ekonomik bir ilkedir. Son birkaç yılda, aşırı faiz uygulanan birçok ülke ekonomisinin mahvoluşuna tanık olduk. Kimsenin mağdur edilmediği ve herkesin tatmin olduğu normal faiz—%20’den az—tefecilik değildir.
Finansal işlemler, iki kadının şahit olarak bir erkeğin yerini alabileceği TEK durumdur. Bu, bir şahidin diğer şahitle evlenebilmesi ve dolayısıyla kadının etki altında kalma olasılığına karşı koruma sağlamaktadır. Kadınların erkeklerden duygusal açıdan daha savunmasız oldukları kabul edilmiş bir gerçektir.
En önemli buyruklardan biri şudur: “Tanrı’nın elçileri arasında hiçbir ayrım yapmayın” (2:136, 3:84, 4:150). İmanlılar “İşitiyoruz ve itaat ediyoruz” diyerek tepki verirken, puta tapanlar diğer tüm elçileri hariç tutarak, Tanrı’nın adının yanında Muhammed’in adını anmaktaki ısrarlarını haklı çıkarmak için tepki gösterirler. Bozulmuş Müslümanlar, iman beyanlarında (Şehadette) ve İletişim Dualarında Muhammed’i anarlar. (Bakınız 72:18).