
04.07.2025 – Cuma Hutbesi – Putlar Kendilerini Putlaştıranları Sahiplenmezler

Elhamdülillah: Tanrı’ya övgüler olsun
Eşhedü en la ilahe illa Allah vahdehu la şerike leh: Tanıklık ediyoruz ki Tanrı’dan başka tanrı yoktur. O tektir, ortağı da yoktur.
Bugünkü hutbemizin ilk bölümünde eğer birilerini putlaştırırsak bu kişilerle ahirette karşılaştığımızda olacaklardan bahsetmek istiyorum. Öncelikle ayetlere bakalım inşallah.
Putlar Kendilerini Putlaştıranları Sahiplenmezler
[2:165] Yine de, bazı insanlar TANRI’ya rakip olacak putlar oluştururlar ve onları sanki onlar TANRI’ymış gibi severler. İman edenler ise en çok TANRI’yı severler. Keşke haddi aşanlar azabı gördüklerinde kendilerini bir görebilselerdi! O zaman tüm gücün yalnızca TANRI’ya ait olduğunun ve TANRI’nın azabının dehşet verici olduğunun farkına varacaklar.
[2:166] Takip edilmiş olanlar, kendilerini takip etmiş olanları sahiplenmeyecekler.* Azabı görecekler ve aralarındaki bütün bağlar kopacak.
Putlar Tamamen Güçsüzdürler*
[35:14] Eğer onlara çağrıda bulunursanız sizi işitemezler. Sizi işitseler bile size yanıt veremezler. Diriliş Günü’nde ise sizi sahiplenmeyecekler. En Haberdar Olan gibi kimse sana haber veremez.
Putlar Takipçilerini Sahiplenmezler
[41:47] O’nun yanındadır Saat (dünyanın sonu) ile alakalı bilgi.* O’nun bilgisi olmadan ne bir meyve kabuğundan çıkar, ne de bir kadın gebe kalır veya doğurur. Gün gelecek, O kendilerine soracak, “Benim yanıma yerleştirdiğiniz şu putlar nerede?” Onlar da, “Sana ilan ediyoruz ki, hiçbirimiz buna şahitlik etmiyoruz” diyecekler.
[41:48] İlahlaştırmış oldukları putlar onları sahiplenmeyecekler ve onlar hiçbir kaçış olmadığını anlayacaklar.
Ayetlerden de gördüğümüz gibi bu dünyada Tanrı’nın önüne geçirerek sevdiğimiz, Tanrı’nın niteliklerini kendisine vererek Tanrı’nın yanına yerleştirdiğimiz her şey bizim putumuz haline gelmektedir. Putlaştırmanın ilk hali birilerinin bize ahirette yardım edeceğini düşünerek onlardan medet ummak, şefaat beklemektir. Peygamberlere, şeyhlere, azizlere yapılanlar bu tip putlaştırmalara örnektir. Rabbimizin izniyle biz bunların yanlış olduğunu görüp bu uygulamalardan vazgeçtik şükürler olsun.
Putlaştırmanın ikinci hali ise birilerini Tanrı’yı sever gibi severek oluşturulan putlaştırmadır. Bu putlaştırma eşimiz, işimiz, evladımız, malımız, mülkümüz gibi daha gizli şeyleri içinde barındırmaktadır. Biz teslim olanların nasıl olsa kimseden medet ummuyorum, şefaat beklemiyorum diye düşünmeyip ikinci putlaştırma konusunda dikkatli olmamız gerekmektedir. Her yeni günde “Ben en çok kimi seviyor, en çok kimi düşünüyorum” diye düşünerek kendimize çekidüzen vermemiz gerekir. Çünkü her iki durumda da putlarımız bizi sahiplenmeyecektir. Aşağıdaki ayetler bu durumu net bir biçimde gözlerimizin önüne sermektedir:
[80:33] Sonra, o darbe meydana geldiğinde.
[80:34] Bu, kişinin kendi kardeşinden kaçtığı gündür.
[80:35] Annesinden ve babasından.
[80:36] Eşinden ve evlatlarından.
[80:37] Her biri o gün kendi kaderinden endişelidir.
Şimdi alenen veya gizli olarak putlaştırdığımız şeyleri düşünüp onlardan vazgeçelim. Yalnızca Rabbimize dönelim ve bir tövbe edelim inşallah.
Tubu ila Allah
Elhamdülillah: Tanrı’ya övgüler olsun .
Eşhedü en la ilahe illa Allah vahdehu la şerike leh: Tanıklık ediyoruz ki Tanrı’dan başka tanrı yoktur. O tektir, ortağı da yoktur.
Hutbemizin ikinci kısmında putlaştırdığımız şeylerin yalnızca ahirette değil bu dünyada da bizi sahiplenmediğinden bahsetmek istiyorum. Hatta ne putlar bizi sahipleniyor ne de biz onları. Rabbimiz 22. Surenin 15. Ayetinde tüm sıkıntılardan kurtulmanın formülünü “yalnızca kendisine bel bağlamak” şeklinde veriyor.
[22:15] Kim TANRI’nın kendisine bu hayatta ve Ahirette yardım edemeyeceğini sanıyorsa, tamamen göğe (oradaki Yaratıcısına) yönelsin ve (başkasına bel bağlamayı) kessin. O zaman bu planın kendisini rahatsız eden her şeyi ortadan kaldırdığını görecektir.
Peki Tanrı’dan başka bel bağladıklarımızın bize yanıtı nasıl oluyor. Aslında birbirimizi sahiplenmediğimizi görmek için Diriliş Günü’nü beklememize bile gerek yok. Putunuz olabilecek şeyleri ve birbirimizi nasıl sahiplenmediğimizi bir düşünelim isterseniz. Hatta gelin birkaç örneğe birlikte göz atalım.
Mesela;
1. Paranız ve mal varlığınız putunuz olabilir. Para biriktirmek için gece gündüz çalışıp onlarca arsaya, bahçeye sahip olduğunuzu düşünelim. Zihniniz hep daha fazla kazanmakla, daha fazla biriktirmekle meşgul olsun. Tedavisi yalnızca bu para pulu verdiğinizde olabilecek bir hastalığa yakalansanız elde ettiklerinizi sahiplenir misiniz? Yoksa her şeyinizi verir misiniz? Peki elinizdekiler sizi sahiplenip hastalığınızı giderebilir mi?
2. Yaptığınız iş putunuz olabilir. Bazen durup “Ben olmasam bu işler yürümez” diye düşündüğünüz oluyor değil mi? Bundan 50 yıl önce o işin başında siz yoktunuz, bir 50 yıl sonra yine olmayacaksınız. Ama işler tıkır tıkır işleyecek. İş putunuz sizce sizi sahipleniyor mu?
3. Anne babanız veya evlatlarınız putunuz olabilir. Belki bana her şeyimi sağlayan annem ve babam, onlar olmadan yaşayamam diye düşünüyorsunuz. Veya gecenizi gündüzünüze katarak büyüttüğünüz evladınızın sizi bir an bile bırakmayacağını düşünebilirsiniz. Ama maalesef söz konusu dünyada kalacak miras olduğunda bile birbirine giren binlerce aile var.
4. Eşiniz putunuz olabilir. Aman üzülmesin, kırılmasın, kızmasın diye bir dediğini iki etmediğiniz, gece gündüz kendisini düşündüğünüz o adam/kadın hayatınızın büyük çoğunluğunda zihninizi meşgul edebilir. Ama biliyor musunuz mahkemelerdeki en kötü davalar boşanma davaları oluyor. Bağrış çağrışlar, birbirlerinin tüm sırlarını ifşa etmeler en sık bu davalarda görülüyor. Yani bu dünyadaki çıkarlar zedelenince bile bir zamanlar birbirlerini deli gibi seven eşler birbirini sahiplenmiyor.
Gördüğünüz gibi bırakın ahireti hiçbir put sizi bu dünyada bile sahiplenmiyor ve tabi siz de zora düşünce onları sahiplenmiyorsunuz. Böyle düşündüğümüzde aslında ayetlerin bir tehdit değil durum tespiti olduğunu; hatta En Merhametli Olan’dan gelen şefkatli bir uyarı olduğunu görüyoruz. “O gün gelmeden önce Sadece Bana tapın” diyor tek Efendimiz ve Sahibimiz. Çünkü bizi başka hiç kimse sahiplenmeyecek. Çünkü O gün ve her gün Rabbin Tanrı değilse sahipsiz kalacaksın.
Eqimus Salat (Namaz Kılalım)
Hutbe: Özge
Son yorumlar